Sivas, hemen hemen hepimizin bildiği bir köpek ırkı olan Sivas Kangalı ile tanınmakta olan bir ilimizdir. Termal suları bakımından zengin olan bölge her yıl binlerce yerel turiste sıcak sularından faydalanma imkanı sunmaktadır. Selçuklu eseri Gök Medrese, Divriği Ulu Cami ve pencere kenarları aslan motifleriyle süslenmiş Tarihi Hamamı mutlaka görülmesi gereken yerlerindendir. Sivas ili 28.488 km² büyüklüğe sahip olup nüfusu 638.464'tir. İl merkezinin adı da Sivas'tır. Bölgede ilk olarak M.Ö. 7000 ile 5000 yılları arasında yerleşim söz konusu olmuştur. Sivas 17 ile 395 yılları arasında Roma İmparatorluğu’nun bir parçasıydı, sonrasında 1075’e kadar da Bizans İmparatorluğu’nun parçası olmuştur. Şehir ilk olarak Sebaste ismini almıştır ki bu isim Latince Augusta’dan gelmektedir, bu da Roma Kralı August’tur. Kilikya Krallığı’nın eski bir şehri olan bu yerleşim yeri aynı zamanda Hiristiyanlık dünyası için (kilisesi ile) önemli bir rol teşkil ediyordu. 4. Yy.’da Sebaste'nin 40 Şehidinin Yeri olarak anılmıştır. 4 ile 11 Eylül 1919 günleri arasında Sivas Kongresi burada yapılmıştır ki bu kongrede Atatürk tarafından Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atılmıştır. Sivas 1920’de Koçgiri İsyanı’na sahne olmuştur. Şifalı yeraltı sularıyla da tanınmakta olan Sivas'ın bu termal suları şehre önemli bir gelir kaynağı teşkil etmektedir. Halk bu su kaynaklarının bir çok hastalık için şifa kaynağı olduğuna inanmaktadır. En önemli termal merkezler Sıcak Çermik, Soğuk Çermik ve Kangal Balıklı Kaplıcaları’dır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder